
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı
Abdulkadir Uraloğlu, Akşemseddin’in sadece yaşadığı döneme değil, bugüne ve
yarınlara da ışık tutan bir miras bıraktığını söyledi. Bakan Uraloğlu, “Bizler
de onun izinden giderek, milletimizin geleceğini ilimle, ahlakla, maneviyatla
ve yaptığımız eserlerle ihya etmeye çalışıyoruz. Bu miras, sadece Göynük’ün
değil, tüm Anadolu’nun, tüm Türkiye’nin yol haritasıdır.” dedi.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı
Abdulkadir Uraloğlu, Bolu’da “35. Akşemseddin Hz. Anma Günü”ne katıldı.
Akşemseddin’in sadece bir alim, sadece bir hekim ya da sadece bir veli
olmadığını söyleyen Bakan Uraloğlu, “O, ilmi, irfanı ve ahlakıyla asırlık çınar
gibi kök salmış, dallarıyla gökyüzüne uzanmış bir rehberdi. Fatih Sultan Mehmet
Han’ın, ‘O benim hocamdır, şehrin manevi fatihidir’ diyerek işaret ettiği bu
büyük zat, İstanbul’un fethinde sadece kılıcın değil, kalbin ve ruhun zaferine
de öncülük etmiştir.” dedi.
Fetih Ordusunun Manevi Kalkanı
Uraloğlu, Akşemseddin’in
dualarının fetih ordusunun manevi kalkanı, nasihatlerinin ise genç padişahın
yol göstericisi olduğunu dile getirerek sözlerine şu şekilde devam etti:
“Akşemseddin hazretleri, Şam’da
başlayıp Anadolu’ya uzanan hayat yolculuğunda, ilmin ve tasavvufun
inceliklerini bir araya getirmiştir. Hacı Bayram Veli’nin dizinin dibinde gönül
terbiyesini tamamlamış, Göynük’te ise bu topraklara manevi bir miras bırakmıştır.
O, tıp ilminde mikrobu ilk tanımlayan bir bilim insanı, Ayasofya’da ilk hutbeyi
okuyan bir hatip, Eyüp Sultan’ın kabrini keşfeden bir veli ve en önemlisi,
Anadolu’nun İslamlaşmasında bir köprü olmuştur.”
“Sadece Yaşadığı Döneme Değil,
Bugüne ve Yarınlara da Işık Tutan Bir Miras Bırakmıştır”
Uraloğlu, Akşemseddin’in
“Maddetü’l Hayat” adlı eserinde hayatın özünün, “Risalet-ün Nuriyye”de nurun
yolunun, “Nasihatname”sinde ise ahlakın ve erdemin rehberliğinin
bulunabileceğini söyleyen Uraloğlu, “Akşemseddin Hazretleri, sadece yaşadığı
döneme değil, bugüne ve yarınlara da ışık tutan bir miras bırakmıştır. Bizler,
onun emanetine sahip çıkarak, ilimle, irfanla, ahlakla yoğrulmuş bir millet
olma yolunda kararlılıkla yürümeye devam ediyoruz.” ifadelerini kullandı.
Barbaros Hayrettin Paşa’nın
“Denizlere hâkim olan cihana hâkim olur” sözünden ilhamla denizlere okyanuslara
açıldıkları gibi Akşemseddin’in manevi rehberliğinden ilhamla da gönül
denizlerine yelken açılması gerektiğini söyledi.
Bakan Uraloğlu, Akşemseddin’in
fetih ordusunun en zor anlarında dualarıyla, nasihatleriyle, varlığıyla bir
manevi kale olduğunu; genç Fatih’e sabrı, kararlılığı ve tevekkülü öğrettiğini
hatırlatarak, sözlerine şu şekilde devam etti:
“Bugün bizler de onun izinden
giderek, milletimizin geleceğini ilimle, ahlakla, maneviyatla ve yaptığımız
eserlerle ihya etmeye çalışıyoruz. Göynük’ün bu mübarek toprakları, Akşemseddin
Hazretlerinin türbesiyle bir manevi merkezdir. Bu merkez, sadece bir anıt
değil, aynı zamanda bir ilham kaynağıdır.
Bugün, 35.sinde bir araya geldiğimiz, Akşemseddin’i anma töreninde
ilimle donanmak, ahlakla yükselmek, maneviyatla güçlenmek inşallah hepimize
nasip olur. Bu miras, sadece Göynük’ün değil, tüm Anadolu’nun, tüm Türkiye’nin
yol haritasıdır.”