
ULAŞTIRMA VE ALTYAPI BAKANI URALOĞLU'NDAN İMAMOĞLU'NA CEVAP: MİLLETİMİZE HİZMET ETMEK İÇİN GEREKİRSE İŞÇİ DE OLURUZ HAMAL DA
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı
Uraloğlu, yaptıkları yatırımlarla Türkiye’nin yerli ve milli demiryolu endüstrisi
oluşturduklarını belirterek, TÜRASAŞ Boji fabrikasının Türkiye’nin en modern ve
en büyük kapasiteli boji üretim fabrikası olduğunu açıkladı. Demiryollarının
ihtiyacı olan bojilerin Sivas’tan karşılanacağını bildiren Uraloğlu, “Ayrıca,
UAIS Tipi Askeri Araç Taşıma vagonu ve Tır Dorsesi Taşıma vagonu üretimlerini
de TÜRASAŞ Sivas’ta yapacağız” dedi. Uraloğlu, saatte 225 kilometre hıza sahip
Milli Elektrikli Hızlı Tren Seti Projesinde de tasarım çalışmalarında son
aşamaya geldiklerini ve 2024 yılında prototip üretiminin tamamlanmasını
planladıklarını açıkladı. Bakan Uraloğlu, Ulaştırma Ve Altyapı Bakanlığı olarak
İstanbul’a yaptıkları 98,8 kilometre uzunluğundaki 7 raylı sistem hattının
maliyetinin 129 milyar lira olduğunu açıkladı.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı
Abdulkadir Uraloğlu, Türkiye Raylı Sistem Araçları Sanayi A.Ş. (TÜRASAŞ) Boji
Fabrikası’nın açılışı gerçekleştirdi. Demiryolu ulaşım ağını geliştirirken yeni
teknolojilerle donatılmış yerli demiryolu sanayisini geliştirmeyi de amaç
edindiklerini anlatan Uraloğlu, “Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan
2019 yılındaki bir Sivas ziyaretinde ‘TÜRASAŞ'ı inadına büyüteceğiz’ demişti.
Biz de onun sözünü yerde bırakmadık ve TÜRASAŞ Sivas Bölge Müdürlüğüne 74 yıl
aradan sonra ilk kez bir fabrika kazandırarak ve TÜRASAŞ Boji fabrikasının
açılışını gerçekleştireceğiz” dedi. Son 22 yılda demiryollarına 57 milyar dolar
üstünde yatırım gerçekleştirdiklerini anlatan Uraloğlu, 2002 yılında 10 bin 948
km olan hat uzunluğunu, şu anda 13 bin 919 kilometreye yükselttiklerini ve 2
bin 252 kilometre hızlı tren hattı inşa ettiklerini kaydetti.
“Uluslararası Demiryolu
Koridorunu Oluşturduk”
2 bin 505 kilometre olan sinyalli
hat uzunluğunu ise 8 bin 46 kilometreye çıkardıklarının da altını çizen
Uraloğlu, 2 bin 122 kilometre olan elektrikli hat uzunluğunun ise 7 bin 142
kilometreye yükseldiğini vurguladı. Uraloğlu, “Ülkemizi, yarım asırlık
hayalimiz olan Yüksek Hızlı Tren işletmeciliği ile tanıştırdık ve Avrupa’da
6’ncı Dünya’da 8’inci yüksek hızlı tren işletmecisi yaptık. Demiryollarımızın
tamamını elden geçirdik ve yeniledik. Tarihi İpek Yolunun canlandırılmasını
amaçlayan Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu Hattı’nı inşa ettik. İstanbul Boğazı’nın
altından geçen MARMARAY ile Londra’dan Pekin’e kadar Asya ile Avrupa kıtaları arasında
kesintisiz en güvenli, kısa ve ekonomik uluslararası demiryolu koridorunu
oluşturduk. Geçen yıl hizmete aldığımız Ankara-Sivas Yüksek Hızlı Tren
hattımızla da açıldığı günden bu yana yaklaşık 900 bin yolcu taşıdık” dedi.
TÜRKSAT 6A ile Uzayda Devrim
Gerçekleşecek
Bakan Uraloğlu, Cumhurbaşkanı
Erdoğan’ın liderliğinde geçen son 22 yılda yerli sanayiyi geliştirerek ithal
edilen teknoloji ürünlerinin miktarını düşürdüklerini kaydetti. Üretilen milli
teknoloji ürünleriyle Türkiye’nin dünya çapında küresel bir üretici ve ihracat
ülkesi haline geldiğini ifade eden Uraloğlu, “TOGG ile kendi arabamızı üreterek
milletimizin yarım asırlık bir hayalini daha gerçeğe dönüştürdük. Daha önce
Eskişehir’de üretilen Devrim arabasının başına gelenleri hatırlarsınız. Sayın
Cumhurbaşkanımız sayesinde artık böyle şeyler başımıza gelmez. Devrim’i de
demiryolcularımız üretmişti. Allah onlardan da razı olsun. Gökbey ve Atak
Helikopterlerini, Bayraktarı, Akıncı’yı, Kızılelmayı ve son olarak yerli savaş
uçağımız Kaan’ı göklerde gördük. MİLGEM Projesi ile kendi savaş gemilerimizi
bir bir denize indirdik. Dünyanın ilk SİHA Gemisi TCG Anadolu’yu kendi
tersanelerimizde ürettik. İlk yerli ve milli gözetleme uydumuz İMECE, küp
uydularımız ve yakın yörünge takım uydularıyla kendi yerli gözlem ve haberleşme
uydularımızı üretmeye başladık. İlk milli ve yerli haberleşme uydumuz TÜRKSAT
6A ile de uzay ve uydu teknolojileri alanında teknik bir devrim
gerçekleştiriyoruz ve uydumuzu Haziran-Temmuz gibi yörüngesine göndermeyi
hedefliyoruz” diye konuştu
TÜRASAŞ, Orta Doğu'nun En
Büyük Üreticilerinden Birine Dönüştü
Uraloğlu, üretimde demiryolu
araçlarını ve sanayisini geri bırakmadıklarını söyleyerek Ulaştırma ve Altyapı
Bakanlığı olarak hayata geçirdikleri tüm projelerde yerlilik ve millilik
hususlarını ön planda tuttuklarını kaydetti. Uraloğlu, “Ülkemizde demiryolu
ulaşım ağımızı geliştirirken bir diğer hedefimiz de dünyadaki gelişmeleri takip
etmek ve yeni teknolojilerle donatılmış yerli demiryolu sanayisini
geliştirmekti. Bu noktada demiryolu ağımızın gelişimindeki tüm başarıları yine
aynı dönemde gelişen yerli ve milli demiryolu endüstrimiz ile de adeta
taçlandırdık. TÜRASAŞ’ı, Orta Doğu'nun en büyük raylı sistem araç
üreticilerinden birine dönüştürdük.
Bugüne kadar geldiğimiz süreçte uluslararası standartlarda Yeni nesil
lokomotifler, dizel ve elektrikli tren setleri, yolcu vagonları, yük vagonları,
Cer konvertörü, Cer motoru, dizel motor, Tren Kontrol Yönetim Sistemi gibi ana,
kritik ve alt ürünleri kendimiz üretiyoruz” dedi. Uraloğlu, cumhuriyetin 100’üncü
yılı olan 2023 yılında da ilk milli elektrikli tren setlerini hizmete
aldıklarını anımsatarak yüzde 70 yerlilik oranı ile üretilen yerli ve milli
sürücüsüz metro araçlarını da raylara indiklerinin altını çizdi.
Milli Elektrikli Hızlı Tren
Seti 2024’te tamamlanıyor
Bakan Uraloğlu, Türkiye’nin
saatte 160 kilometre hıza sahip “Yeni Sakarya” ismi verilen ilk Milli ve Yerli
Elektrikli Tren Seti projesinde de 2 setin tamamlanarak hizmete sunulduğunu
bildirdi. Seri üretime geçildiğini, 2030 yılına kadar bu tren setlerinin
sayısını 56’ya tamamlamayı planladıklarını açıklayan Uraloğlu, “Saatte 225
kilometre hıza sahip Milli Elektrikli Hızlı Tren Seti Projesinde de tasarım
çalışmalarında son aşamaya geldik. 2024 yılında prototip üretimin
tamamlanmasını planlıyoruz” dedi. Eskişehir 5000 Milli Elektrikli Anahat
Lokomotifi prototip imalatını tamamlayarak raylara indirdiklerini belirten
Uraloğlu, Milli Banliyö Tren Seti prototip araç üretimi çalışmalarının da
sürdüğünü söyledi. Uraloğlu, milli tren vizyonu ile milli banliyo ve hızlı tren
projesinde cer motoru, cer konvertörü ve tren kontrol yazılımını da
TÜBİTAK-RUTE ile birlikte TÜRASAŞ markalı olarak geliştirdiklerinin altını
çizdi.
“Demiryollarımızda Kullanılan
Tüm Bojiler Sivas’ta Üretilecek”
Uraloğlu, demiryolu araçlarının
en önemli bileşeni olan boji üretimi için TÜRASAŞ Boji Fabrikası’nın açılışının
gerçekleştirilmesinin demiryolu sanayisinin gelişimi adına çok büyük bir adım
olduğunu söyleyerek, “Ülkemizin en modern ve en büyük kapasiteli boji üretim
fabrikasını Sivas’ta inşa etmiş olduk. Yeni fabrikamızda 10 bin 500 metrekare
kapalı alanda Avrupa standartlarında üretim yapacağız. Artık, yıllık 1500 adet
olan üretim kapasitesini, 4 bin 600 adete çıkardık. Yıllık 9 bin 200 adet
tekerlek takımı üreteceğiz. Sektörün dışa bağımlılığını azaltarak, yerlilik
oranı yükselteceğiz” dedi. Artık, demiryolu ile yük ve yolcu taşımacılığında
kullanılan her türlü aracın ihtiyacı olan bojilerin bu fabrikada üretileceğini
vurgulayan Uraloğlu, boji üretim fabrikasının Sivas ekonomisi başta olmak üzere
ülke ekonomisine de önemli katkı sunacağını söyledi. Uraloğlu, fabrikada
istihdamın edilecek olan 250 yeni personelin 110’unun ise şimdiden işbaşı
yaptığını duyurarak diğer personellerin de en kısa zamanda işbaşı yapacağını
açıkladı. Uraloğlu, personel sayısının 500’e çıkacağının da altını çizdi.
Sivas’a İki Müjde Daha
Bakan Uraloğlu, 2024 Yılı
Cumhurbaşkanlığı Yatırım Programına giren iki yeni projelerinin bulunduğunu
bildirdi. Söz konusu iki projenin UAIS Tipi Askeri Araç Taşıma vagonu ve Tır
Dorsesi Taşıma vagonu olduğunu kaydeden Uraloğlu, “Sizlere bir müjdemiz daha
var. UAIS Tipi Askeri Araç Taşıma vagonu ve Tır Dorsesi Taşıma vagonu
üretimleri de TÜRASAŞ Sivas Bölge Müdürlüğümüzde yapılacaktır. Canı gönülden
inanıyorum ki TÜRASAŞ marka değeri altında Sivas Bölge Müdürlüğü her geçen yıl
kapasitesini ve iş çeşitliliğini artırarak Yük Vagonu üretimi, onarımı, boji ve
tekerlek üretimiyle demiryolu sektörünün parlayan yıldızı haline gelecektir”
diye konuştu.
“Biz Milletimize Hizmet
Yolunda İşçi de Oluruz Taşeron da”
Bakan Uraloğlu, seçime az bir
zaman kaldığını anımsatarak her seçimde vaatlerin yarıştığını ve vatandaşların
tercihini yaptığını vurguladı. Kazanan adayların 5 yıl sonra da milletin
huzuruna çıkarak Başkan olarak çıkarak icraatlarını ortaya koyduğunu söyleyen
Uraloğlu, “Görüyoruz ki; bazı belediye başkanları yerine getirmedikleri
vaatlerinin üstünü örtmek için oraya buraya saldırmaktadır. Bugün de İstanbul
Büyükşehir Belediye Başkanı bizi taşeron olarak suçlar gibi konuştuğuna şahit
olduk. Çok şükür biz milletimize hizmet yolunda, milletimizin daha iyi
şartlarda yaşaması için gerekirse işçi oluruz, taşeron oluruz. Çünkü biz
milletimize efendi olmaya değil, hizmetkar olmaya talibiz. Biz bugüne kadar
hiçbir projenin üstünü hafriyatla kapatmadık. Temel atmama törenleri yapmadık.
Çalıştık, uğraştık, bütün mücadelemiz milletimizin yaşam kalitesini yükseltmek
için oldu. Milletimiz de bunu gördü ve takdir etti, etmeye de devam ediyor.
Milletimiz bize karşı kullanılan bu dil ve üsluba en güzel cevabı sandıkta
verecektir. Biz rekabetin sevgi ve saygı çerçevesinde yapılmasını istiyoruz. O
nedenle kullanılan kelimelere cevap verme gereği hissetmiyorum” diye konuştu.
İstanbul’un Metrolarına
Bakanlık 129 Milyar Lira Yatırım Yaptı
Bakan Uraloğlu, Ulaştırma ve
Altyapı Bakanlığı olarak Türkiye genelinde 14 ilde raylı sistem çalışmalarını
sürdürdüklerini kaydederek yapılan raylı sistemlerle ilgili olarak belediyenin
ilgili hattı teslim aldıktan sonra kendi gelirlerinden kesinti yapıldığını
anımsattı. Bakanlık tarafından İstanbul’da tamamlanmış ve yapımı devam eden
98,8 kilometre uzunluğundaki 7 raylı sistem hattının maliyetinin 129 Milyar
lira olduğuna işaret eden Uraloğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Belediye’nin vergi gelirleri
üzerinden kesilen ödemesi ise bunun sadece onda biridir. Ayrıca yatırım
yapıldığı dönemki fiyatlarla kesinti sağlanıyor, cari fiyatlarla da değil.
Üstelik metroların işletme gelirleri belediyelerin kasasına gitmektedir. Sayın
Başkan kendisi de söylüyor. Yapım süresince belediyenin kasasından bir kuruş
çıkmamış. Sonra da bütün belediyelere olan uygulama yapıldı. İster belediye
olsun, ister Bakanlık olsun herkesi eşit gördük. Biz hiçbir ayrım yapmadık, her
bir vatandaşımıza eşit hizmet sunmaya çalıştık. Biz polemiklere girmeyi
istemiyoruz. Sadece yatırım ve hizmet yapıyoruz. Bu konu ile ilgili son
sözümüz; ‘nazar etme ne olur, çalış senin de olur’. Beş yıl boyunca çalışsaydın
senin de olurdu.”