Bakan Turhan, Bilgi Güvenliği Derneği tarafından Bilgi
Teknolojileri ve İletişim Kurumu'nda düzenlenen 12'nci Uluslararası Bilgi
Güvenliği ve Kriptoloji Konferansı'nın açılışında yaptığı
konuşmada, bilginin tarih boyunca insanoğlunun en önemli gündem
maddelerinden olduğunu söyledi. Dünyada bugün bilgi güvenliği sorununun
tartışıldığını belirten Turhan, gerek kamu otoriteleri gerekse sivil
oluşumlar ve ticari kuruluşların bu konuya ciddi mesai harcayarak kaynak
aktardığını bildirdi.
Turhan, bilgi ve iletişim teknolojilerinin, özellikle de
internetin baş döndürücü hızla geliştiğine ve dünyada yayıldığına işaret
ederek, "Artık hayatımızın her alanına nüfuz eden internete bağlı
cihazların oluşturduğu nesnelerin interneti olarak adlandırılan yeni bir yaşam
biçimimiz var. Bu yeni yaşam biçimiyle bir yandan klasik çalışma, düşünme,
eğlenme yöntemleri değişirken, diğer yandan yaşam yeni şekilleriyle elektronik
ortama taşınmaya başladı." diye konuştu.
Her şeyin artık internet üzerinden yapıldığına değinen
Bakan Turhan, bu gelişmelerin emek, kaynak ve zaman tasarrufu ile
mekana bağlılıktan kurtulma başta olmak üzere pek çok fayda sağladığını
vurguladı.
"Siber
güvenlik en önemli gündem maddesi oldu"
İnternet tabanlı işlem yapılan hesapların
şifrelerinin, nüfus vatandaşlık numarasından daha iyi bilindiğini
anlatan Turhan, şöyle devam etti:
" 'Şifremiz veya hesap bilgilerimiz başkalarının eline
geçse ne olur'u düşünmek bile istemiyoruz. Makineler arası iletişim ve
nesnelerin interneti gibi uygulamaların artmasıyla siber tehdit ve tehlikeler
olağanüstü artış göstermekte olup, bu durum ülkeler, kurumlar ve bireyler için
hayati hale gelmektedir. İnsanlık tarihinde, kişisel, kurumsal ve
toplumsal belleğin sanal ortama bu kadar bağımlı olduğu başka bir dönem
yok."
Söz konusu bağımlılığın çok süratli düzeyde arttığını
ifade eden Turhan, kritik altyapılarda da işlerin en doğru ve hızlı
bir şekilde gerçekleşebilmesi için bilgi ve iletişim teknolojilerinden yoğun
bir şekilde faydalanıldığını anlattı.
Turhan, bu nedenle siber ya da sanal ortamda kötü niyetli
kullanımların sadece bireylerin değil, kurumların, ülkelerin ve uluslararası
kuruluşların en önemli gündem maddelerinden biri haline geldiğini söyledi.
Siber saldırılar nedeniyle yaşanabilecek sorunlara
değinen Turhan, bilgi ve iletişim teknolojileri sayesinde hayatı ve işleri
kolaylaştıran bu imkanların, kötü niyetli kişiler, yabancı istihbarat ve terör
örgütleri tarafından da kullanılabildiğini kaydetti.
Virüs, solucan, truva atı, dağıtık hizmet dışı bırakma
saldırıları, köle bilgisayar ağları gibi araçlar kullanılarak sistemlere
zarar verilebildiğine işaret eden Turhan, "Yani zemin karmaşıklaştıkça
rakip de karmaşıklaşmaktadır. Hayatın her alanında olduğu gibi savaşlar da
sanal dünyadaki yerini almıştır. Hatta kişisel saldırılardan çok, örgütlü
olarak bu işi yapanlar olduğu sır değildir. Artık örgütlü şekilde çalışan
korsan gruplar da ortaya çıktı, siber korsanlar." ifadelerini kullandı.
"Yerli
ürün olmadan tam güvenlikten söz edilemez"
Turhan, bu grupların devlet kurumlarının siber altyapısına
saldırabildiği gibi sıradan insanların kişisel bilgilerini ele geçirip özel
hayatlarına müdahalede bulunabildiklerini hatırlatarak, sorunun, kuantum
bilgisayarların insan hayatına girmesiyle çok daha büyüdüğünü, bu nedenle kuantum
dirençli kriptoloji algoritmalarının ve çalışmalarının ülkede yaygınlaşmasının
ciddi önem arz ettiğini bildirdi.
Siber güvenliğin sağlanmasında yerli ve milli ürünlerle
çözümler olmadan tam güvenlikten söz edilemeyeceğine vurgu yapan Turhan,
"Çağın gerekliliklerini takip etmekle kalmamalı, bir adım önünde olmalı ve
tehditlere karşı önlem almalıyız. Çünkü bilginin gizliliği, bütünlüğü veya
erişilebilirliği bozulduğunda, can kayıplarına, büyük ölçekli ekonomik
zararlara, ulusal güvenlik açıklarına veya kamu düzeninin bozulmasına sebep
olunabilir." değerlendirmesinde bulundu.
"Siber korsanlar var. Kötü niyetli kullanıcılar ve
yazılımlar internette kol geziyor" diye bilgi teknolojilerini kullanmaktan
vazgeçilmeyeceğini belirten Turhan, bilgi ve iletişim teknolojilerinin
gelişmesi ve yaygınlaşması için bakanlık olarak pek çok önemli çalışmaya imza
attıklarını anlattı.
Turhan, bu alışmaların ülke güvenliği için de önem
taşıdığına işaret ederek, "Bilgi ve iletişim alanındaki çalışmalarda
amacımız ülkemizin, milletimizin güvenliği, kalkınması, gelişmesi, hür ve
bağımsız bir şekilde ebedi yolculuğunda ilerlemesidir." dedi.
Barış Pınarı Harekatı'nın da bu amaçla yapıldığını
belirten Turhan, şunları kaydetti:
"Milletimiz bin yıldır bu topraklarda varoluş
mücadelesi veriyor. Mücadelemiz neyi gerektiriyorsa onu yapıyoruz,
yapacağız da. Bu mücadelede terör odaklarının üzerine aslanlar gibi gitmek
de var, bilgi güvenliğimizi, iletişim altyapımızı güçlendirip sağlama almak da
var. Bundan kimsenin şüphesi olmasın."