Logo

Meydanlara Çıkılması Gerekiyorsa Tekrar Çıkılacaktır

İzmir'de vatandaşlar, Demokrasi ve Şehitler Mitingi için Konak Meydanı'nda toplandı.  Ellerinde Türk bayraklarıyla alana gelen İzmirliler, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimini protesto etti. Dev Türk bayraklarının açılan alana, "Öleceksek adam gibi ölelim" pankartı asıldı. Vatandaşlar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere İstanbul'daki Demokrasi ve Şehitler Mitingi'ndeki konuşmaları dev ekrandan ilgiyle izledi ve alkışladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşması başlarken alkışlarıyla ve Rabia işareti yaparak destek veren İzmirliler, Erdoğan'ın konuşması boyunca Türk bayraklarını salladı ve konuşmayı sık sık alkışladı.

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Arslan, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasının ardından, İzmirlilere teşekkür konuşması yaptı. Arslan, "Sayın Cumhurbaşkanımızın söylediği gibi, bugün burada bir virgül koyduk. İnşallah çarşamba günü taçlandıracağız ama nokta olmayacak, hainler bilsinler ki tekrar meydanlara çıkılması gerekiyorsa tekrar çıkılacaktır. Rabbim inşallah o anlamda bizi tekrar çıkarmasın ama çıkmak zorunda kalırsak, 15 Temmuz'da dünyaya ders verdiniz, dediniz ki 'Biz irademize sahip çıkacağız, bizi mecbur bırakmayın.' İnşallah bizi mecbur bırakmazlar." diye konuştu.

Demokrasi nöbetinin bugün taçlanma günü olduğunu kaydeden Arslan, "15 Temmuz'da dünyaya ve hainlere verdiğimiz dersin bugün final noktası. Sizin kahramanlıklarınız destan olarak sonsuza kadar devam edecek." dedi. Arslan, 15 Temmuz'da hainlerin milletin vergisiyle alınmış topu, tankı, silahı, uçağı milletin üzerine yönlendirdiğini ifade ederek, şunları kaydetti:

"Önce meydanlara, sonra cumhurun başına sahip çıktınız. Hükümetimize, Başbakanımıza, sizin iradenizin temsilcisi olan millet meclisine, milletvekiline sahip çıktınız. Hiç kimse böyle bir şeyi beklemiyordu. Kurtuluş Savaşı'nda 6 aylık bebeğini emzirip, 'bu çocuk annesiz, babasız yetişebilir ama vatansız yetişemez' diyen Nene Hatun'un bugün milyonlarca torunu olan annelerimizi, bacılarımızı, kızlarımızı bilmiyordu.

O akşam her biri bir Nene Hatun'du. Meydanlara, sokaklara, iradelerine sahip çıktılar, tankların, tüfeklerin önünde durdular, namluların önünde durdular. 15-16 yaşındaki gençlerin bir Hasan Tahsin olabileceğini hesaba katmamışlardı. O hainlere ve dünyaya öyle bir ders verdiniz ki sonsuza kadar unutulamaz. Dünya bu dersi unutmayacak. Büyüyen, güçlenen Türkiye'nin yolunu kesmek isteyenler, özellikle millet olma şuurunu, insanımızın iradesine sahip çıkabileceğini hiç hesaba katmadı."

Türkiye'nin coğrafi konumunun önemine dikkati çeken Bakan Arslan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Onların biçtiği role göre hareket eden Türkiye'den, kendi insanımızın menfaatine göre hareket eden Türkiye'ye.. 'Kendi rolümü kendim belirleyeceğim' diyen Recep Tayyip Erdoğan ve ekibi iş başına geldi. Ne zaman ki 'Ben Anadolu'nun köprü konumundan faydalanacağım, Anadolu'yu boydan boya yüksek hızlı tren ile donatacığım, ipek demiryolunu kesintisiz hale getireceğim, kıtaları deniz altından birleştiren Avrasya tünelini yapacağım, İzmir'i İstanbul'a otoyolla bağlayacağım, bir de Yavuz Sultan Selim köprüsü yapacağım, üzerinden de tren geçireceğim, İzmir'de, Karadeniz'de, Mersin'de limanlar yapacağım, limanları demiryoluyla bağlayacağım ve bu ulaştırma koridorları bağlamına coğrafyamın hakkını vereceğim' dedi.

Dünyada ticaretin, ekonomik, ulaştırmanın pastasını kendi aralarında paylaşmaya alışanlar, 'dur' dediler Recep Tayyip Erdoğan'a. 'Dur' diyebilirler mi? Erdoğan ve arkadaşları o aldığınız pastadan ben de Türkiye olarak pay kapacağım dedi. Dünyayı yönetmeye alışanlar dedi ki eyvah pasta elimizden gidiyor. Önce Tayyip Erdoğan'ı, Binali Yıldırım'ı yok etmemiz lazım dediler. Rakiplerimiz böyle düşünebilir. Önemli olan içimizdeki hainlerin böyle düşünmemesi. İçimizden hainler o dünyanın oyuncularına maşa oldular. Becerebildiler mi? Sonsuza kadar beceremeyecekler. Recep Tayyip Erdoğan'ı dünya lideri yaptınız. O akşam bunun hakkını verdi. Başbakanımız her türlü tehlikeyi göze aldı, temsilciniz olarak dik durdu. Siyasi partilere de teşekkür ediyorum. TBMM'ye bombaların altında sahip çıktılar."